İletişim Dünyası Profesyonelleri İstanbul Üniversitesi’nde Buluştu

Davos İletişim Forumu Sona Erdi

Davos Dünya Ekonomi Forumu’nun bir uzantısı olarak son beş yıldır düzenlenen Davos Dünya İletişim Forumu, 3-4 Kasım 2016 tarihlerinde ‘Krizler ve Şanslar: Ülke, Şirket ve Kişisel İtibar’ ana teması ile İÜ Fen Fakültesi Prof. Dr. Cemil Bilsel Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Forum Türkiye’de ilk kez İstanbul Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlendi.

Davos Dünya İletişim Forumu’nun açılış konuşmalarını Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, İÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Murat Vural, Davos Dünya İletişim Forumu Kurucusu ve halen Başkanı olan Yanina Dubeykovskaya ve Hollywood’daki pek çok film stüdyosunun, sinema yıldızlarının ve popstarların iletişim danışmanlığını yürüten Allan Mayer yaptılar.





“Krizin Büyüğü ve Küçüğü Olmaz”

Davos Dünya İletişim Forumu Türkiye Direktörü ve İÜ İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Murat Vural forumun birçok alandan profesyonelleri ilgilendiren bir etkinlik olduğunu söyleyerek, “Bugün iletişim en önemli çağını yaşıyor. İletişim, kişilerin, kurumların ve ülkelerin itibarı açısından çok önemli. Dünya hızla küçülüp kalabalıklaşırken siyasal sistemler çok derin sarsıntılar yaşıyor. Krizler de birbiri ardına patlamaya başladı. Krizin büyüğü ve küçüğü olmaz. Doğru yönetilmezse zararı çok olur. Bu zararında en büyüğü itibarın aldığı zarardır. Her gün yeni bir krizle karşılaşırken, bunun da diğerleri gibi gelip geçeceğini düşünürsek büyük bir hata yapmış oluruz. Krizlerin itibardan nasıl büyük parçalar götürdüğünü gayet iyi biliyoruz. Tanınmanın çok büyük bir önem yok. Ne kadar çok beğenildiğiniz ve güvenildiğiniz önemli artık bu dünyada” şeklinde konuştu.

“Yeni İletişim Dünyası Bizler İçin Çok Önemli”

Davos Dünya İletişim Forumu Kurucu ve Başkanı Yanina Dubeykovskaya, konuşmasında 40 ülkenin forumun çatısı altında faaliyet gösterdiğini aktararak, forumun 8 yıldır devam ettiğini anımsattı. Yeni dünya meselelerini tartışacaklarını dile getiren Dubeykovskaya, “Topluluğumuz adına buraya gelenlere teşekkür ediyorum. Yeni iletişim dünyası bizler için çok önemli. Günümüzde iletişim çok daha etkili bir hale geldi. Ana akım değişimleri derinden etkiliyor ve dünyayı geliştiriyor. Daha şeffaf ve açık bir dünya oluşturmada iletişim çok önemli. Türkiye’de iletişimcilerin ve iletişim topluluğunun bu forumu gündemlerine aldığını biliyorum. Beraberce global anlayışı etkileyebiliriz. İtibar ve olayların yönetimi konusunda bir araya gelebiliriz” dedi.

Türkiye’de Düzenlenen ilk Davos Organizasyonu

Konuşmasına Davos Dünya İletişim Forumu’nun ülkemizde ilk kez İstanbul Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenmesinden duyduğu mutluluğu belirterek başlayan İÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, “Üniversiteler bilgi üretir, araştırma yapar, öğretir, eğitir, profesyonel hayata hazırlar ama aynı zamanda profesyonel hayat içinde olanlara da kendini yenileme, bilgi ve deneyimleri paylaşıp geliştirme ortamı hazırlar. Bu anlamda İstanbul Üniversitesi olarak iletişim dünyasının en önemli gündem konularını, gelişim kanallarını, yeni eğilimlerini ve ihtiyaçlarını masaya yatıran bu Forum’u bu çatı altında toplamak bizim için gurur vericidir. Ayrıca, ülkemizin en köklü İletişim Fakültesine ve kıymetli bir akademik kadrosuna sahip üniversite olarak, Davos Dünya İletişim Forumu’na ev sahipliği yapıyor olmak, bizim için ayrı bir anlam taşıyor” dedi.



Pek çok farklı ülkeden katılımcının forumda sunumlar yapacağına dikkati çeken Prof. Dr. Mahmut Ak, şunları kaydetti: “Bugün burada pek çok farklı ülkeden ve ülkemizden değerli konuşmacılar bulunuyor. Bizimle bilgi ve deneyimlerini paylaşacaklar. Yeni gelişmeleri, krize karşı şansları tartışacaklar. Konu iletişim olduğu için ve iletişim de hayatın tam merkezinde olduğu için, bu Forumu çok önemsiyoruz. Krizlerden şans üretebilmek her zaman mümkün olmayabilir ancak krizlerin verdiği hasarların da en aza indirilmesi gerekmektedir. Bunun yol, yöntem ve araçlarını günün değişen koşulları ile değerlendirmek ve buna göre gereğini yapmak, aynı zamanda üniversitelerin eğitim programlarını da ilgilendiren bir sorumluluk alanıdır. Bu nedenle krizlerin, kişiler, kurumlar ve ülkelerin itibarı açısından taşıdığı önemin son derece farkındayız” şeklinde konuştu. Rektör Prof. Dr. Mahmut Ak konuşmasını tüm konuşmacılara, katılımcılara ve Foruma destek veren tüm kurum ve kuruluşlara teşekkür ederek sonlandırdı.

“Küreselleşen Dünyada Sektöre Ayak Uydurmalıyız”

Davos Dünya İletişim Forumu’nun açılışında konuşan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, iletişim ve anında bilgiyi iletmenin önemine işaret ederek, “İletişimle ilgili böyle bir forumun düzenlenmesi ve iki gün boyunca tartışmaların bu sektörün geleceğine ışık tutacak şekilde yapılıyor olması biz iletişimcileri, iletişimden sorumlu bakan olarak şahsen beni ve arkadaşlarımı ziyadesiyle memnun ediyor. İletişim sektöründe söylenen her cümle, sarf edilen her fikir anında yine bu sektör marifetiyle Türkiye’nin ve dünyanın her yerine yayılıyor. Yeter ki siz doğru şeyler söyleyin, yeter ki sektör doğru şeyleri alıp kullanabilsin. Bu sebeple iki günlük çalışma boyunca çalışmaya katkı sağlayacak herkese, bütün misafirlerimize teşekkür ediyorum ve başarılar diliyorum” dedi.

Bakanlık olarak iletişim sektöründe kendilerine düşen görevler ve yaptıkları çalışmalar ile ilgili katılımcılara bilgi veren Ahmet Arslan, şunları kaydetti: “Özellikle bize düşen küreselleşen dünyada, sektöre ayak uydurmak, sektörün arkasından giden, sektörü takip eden, alınan kararları alındıktan sonra duyup buna göre pozisyon alan değil tam tersine karar mekanizmalarının içinde yer alan, karar üreten pozisyonda yer almak. Bakanlık olarak her alanda yapmaya çalıştığımız tam da budur. Bu konuda Türkiye çok ciddi mesafeler aldı.”



“Bu Coğrafyada Güçlü Olmak ve Kalmak Zorundasınız”

Organizasyonun Türkiye’de yapılmasının önemine değinen Ahmet Arslan, “Türkiye bulunduğu coğrafya itibariyle çok avantajlı, güzel bir konumda. Bu kadar güzel bir noktada, bu kadar merkezi konumda olursanız, aynı zamanda zorluklar da sizi bekliyor. Güzel bir konumdayız ancak zor bir coğrafyadayız. Bulunduğumuz coğrafya, her zaman mücadelenin, adeta ölesiye öldüresiye rekabetin olduğu bir coğrafya. Bu coğrafyada güçlü olmak ve kalmak zorundasınız. Güçlü kalmak için de bütün krizlerden, krizi doğru yöneterek güçlü çıkmak, yeni bir krizin her zaman gelebileceğini düşünüp ona da hazırlıklı olmak durumundasınız. Yaptığımız ve yapmaya çalıştığımız budur” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin krizler yaşayan ancak krizlerle baş etmeyi öğrenen bir ülke olduğunu dile getiren Ahmet Arslan, yaşanan 15 Temmuz sürecine ilişin değerlendirmelerde bulundu. 15 Temmuz’da milletin, millet olma şuuruyla Cumhurbaşkanı’nın çağrısına uyarak meydanlara indiğini anımsatan Arslan, şunları anlattı: “Bu konuda milletimize müteşekkiriz. İyi ki iradenin yanında durup meydana inince, silahların, tankların, helikopterlerin bir fayda vermediğini dünyaya ispat ettiler, herkese ders verdiler. O gece bu meydanlara inmenin altında çok önemli bir şey vardı; iletişim. Onlar çıkıp TRT’de bir bildiri okutmakla bu insanları kandırabileceklerini zannettiler, iletişim sayesinde öyle olmadı. İletişimin geldiği nokta ve Türkiye’nin krizlerden aldığı derslerle altyapısını güçlendirerek bütün yayınların o gün insanların evine gitmesini sağlamasını hesaba katmadılar. Özellikle internet altyapısı konusunda, sanal dünya konusunda Türkiye’nin geldiği noktayı hesaba katmadılar. Ve bu iletişim altyapısını kesememekten kaynaklı, insanların o gün doğru bilgilenerek, kirli bilgilerden ari şekilde meydanlara çıkacağını hesaba katmadılar.”

İletişim fakültelerinin yetiştirdiği değerlerin o geceki kritik önemleri ve görevleri hakkında da değerlendirmelerde bulunan Ahmet Arslan, basın çalışanlarının o gece çok önemli dersler verdiğini söyledi. Ahmet Arslan daha önce sektör çalışanlarını ve bazı gençleri “apolitik” zannedenler bulunduğunu belirterek, konuşmasını şöyle tamamladı: “O gece gençler de, sektör çalışanları da çok önemli ders verdi. ‘Hayır biz apolitik yetişmiyoruz. Biz Türksat’a gelen yayınların uyduya çıkması oradan da vatandaşın evine gitmesi adına görevimizin başındayız, gerekirse şehit oluruz’ dediler. Nitekim 2 meslektaşımızı şehit verdik, onlara da rahmet diliyoruz. Görevlerinin başında, görevlerinin bilincinde, iletişimin ne kadar önemli olduğunu, iletişime aracılık etmenin ne kadar önemli olduğunu, o akşam da canları pahasına ispatladılar. Onlara rahmet, bütün gazilerimize sağlıklı uzun ömürler diliyoruz.”

Davos Dünya İletişim Forumu’nun açılışında ayrıca Hollywood’da birçok film stüdyosu, sinema ve pop yıldızının iletişim danışmanlığını yürüten Allan Mayer, “İtibar Yönetimi, Sosyal Medya ve Mahremiyet’in Sonu” başlıklı bir konuşma gerçekleştirdi.

TRT World ve Türk Hava Yolları’nın da desteğiyle 2 gün boyunca süren forumun ilk gününde “Kriz Zamanlarında Şirket ve Ülke İtibarına Neler Olur?”, “Krizler Şans Olarak Değerlendirebilir mi?” ve “Kriz Ortamında Şirket İtibarı Nasıl Yönetilir?” konu başlıkları masaya yatırıldı.

Forumun ikinci gününde ise “Dijital Dünya’da Krizler ve İtibarının Yönetimi”, “Krizler Uluslararası bir Marka İçin Yeni Bir Şans Yaratabilir mi?”, “Kriz Zamanlarında Uluslararası Ülke Markası Nasıl Yaratılır?” ve “Kişisel ve Şirket İtibarı İçin Uygun Araçlar” başlıklarında oturumlar gerçekleştirildi.